Hemen herkes anadilindeki en uzun kelimenin ne olduğu bir ara düşünmüş veya tartışmıştır. İngilizce için iddia edilen en uzun kelimelerden biri, “devlet desteğinin geri çekilmesine veya yerleşik bir kilisenin tanınmasına karşı muhalefet” şeklinde tanımlanan eski bir terim olan “antidisestablishmentarianism” kelimesidir. 28 harf ve 12 heceyle bu kelime kesinlikle oldukça uzun olsa da, en uzunu olmadığı kesin. Sözlüklerin karanlık ve nadiren kullanılan köşelerinde çok daha uzun kelimeler de bulunuyor.
Bazıları, İngilizcedeki en uzun kelimenin 189.819 harften oluştuğunu, “metionil…” ile başlayıp “…izolösin” ile bittiğini iddia ediyor. YouTube devi MrBeast, 2017 yılında kelimenin tamamını söylediği bir video yayınladı ve 2 saatin biraz altında bir sürede tamamladı. Başka girişimlerin ise 3 saat kadar sürdüğü bildiriliyor.
Kelime, 34.000’den fazla amino asitten oluşan bilinen en büyük protein olan Titin’in tam kimyasal adını tanımlıyor. Aslında proteini oluşturan zincirdeki tüm amino asitleri listelediği için inanılmaz derecede uzun.
Ancak buna “kelime” demenin tam olarak doğru olup olmayacağı tartışmalı bir konu. Çoğu sözlük bilimci bu tür isimlerin gerçek kelimelerin aksine “sözlü formüller” olduğunu söylüyor ve bunları bir sözlükte bulamazsınız.
Şu anda Oxford sözlüklerinde listelenen en uzun kelime olduğu söylenen “Pneumonoultramicroscopicsilicovolcanoconiosis” ise biraz daha az tartışmalı bir aday. Bu, volkanik bir patlamadan kaynaklanan küçük silika parçacıklarının solunmasından kaynaklanan bir akciğer hastalığını ifade eden 45 harfli bir kelime. Yine de bu kelime de günlük iletişimde kullanılmayan teknik bir terim olması nedeniyle tartışmalı olabilir.
Dahası, bazıları bu kelimenin uydurma olduğunu, bu kelimeyi yaratan kişilerin rekor kırma amacıyla kasıtlı olarak gülünç derecede uzun kelimeler oluşturduklarını öne sürüyor. Ancak bu kelime, aslında bir doktor ya da bilim insanı tarafından organik olarak icat edilmedi ve 1930’larda Ulusal Bulmacacılar Birliği’nin eski başkanı Everett M. Smith tarafından İngilizce diline zorla sokuldu.
İngilizceyi bir kenara bırakırsak…
Elbette gerçekten uzun kelimeler sadece İngilizce dilinde bulunmuyor ve hemen her dil, kendi inanılmaz derecede uzun kelimelerine sahip.
Örneğin Almanca, çok sayıda kelimenin Lego gibi birbirine yapıştırıldığı bileşik kelimeleriyle ünlü. Almanya’nın 63 harfle en uzun kelimesi, 1999 yılında BSE krizi sırasında Almanya’nın Mecklenburg-Vorpommern eyaletinde sığır eti etiketlemesini düzenlemek için geliştirilen bir yasayı tanımlayan “Rindfleischetikettierungsüberwachungsaufgabenübertragungsgesetz” idi.
2013 yılına gelindiğinde BSE sorunu büyük ölçüde kontrol altına alındı ve yasa yürürlükten kaldırılarak bu uzun kelimenin tarihte kaybolmasına sebep oldu. Bugün Almanca sözlükte bulacağınız en uzun kelime, otomobil sigortasıyla ilgili olan “Kraftfahrzeughaftpflichtversicherung”dur.
Guinness Dünya Rekorları’na göre ise dünyadaki en uzun kelime 195 Sanskrit karakterden oluşuyor ve Latin alfabesine 428 harfe çevriliyor. Hindistan’ın Tamil Nadu bölgesini tanımlamak için kullanılan bu kelime, şu şekilde yazılıyor:
निरन्तरान्धकारित-दिगन्तर-कन्दलदमन्द-सुधारस-बिन्दु-सान्द्रतर-घनाघन-वृन्द-सन्देहकर-स्यन्दमान-मकरन्द-बिन्दु-बन्धुरतर-माकन्द-तरु-कुल-तल्प-कल्प-मृदुल-सिकता-जाल-जटिल-मूल-तल-मरुवक-मिलदलघु-लघु-लय-कलित-रमणीय-पानीय-शालिका-बालिका-करार-विन्द-गलन्तिका-गलदेला-लवङ्ग-पाटल-घनसार-कस्तूरिकातिसौरभ-मेदुर-लघुतर-मधुर-शीतलतर-सलिलधारा-निराकरिष्णु-तदीय-विमल-विलोचन-मयूख-रेखापसारित-पिपासायास-पथिक-लोकान्
